Gençliğimiz
Gençlik; ergenlik ve orta yaşlılık arasındaki dönemdir diye tanımlanır sözlüklerde. İnsan doğar, kundakta, kucakta mutlak muhtaç başlar hayata. Aslında bu mutlak muhtaçlık ömür boyu sürer de ayağa kalkıp yürümeye başladığı dönemden itibaren hayatının geri kalan evrelerinde görünürde muhtaçlık durumunda azalmalar gözlemlenir.
İnsanın bedensel olarak en yeterli olduğu dönem gençlik çağıdır denilebilir. Ancak bu çağda aklın kemâli herkeste aynı seviyede olmaz, akıl zihinsel gelişim ve hayat tecrübesi ile gün gün kemâle erer. Akıl kemâle yaklaştığında da beden zafiyetleri kendini hissettirmeye başlar.
İnsan cümle varlıklar gibi bir gaye ile yaratılmıştır. O da yaratıcıyı bilmek bulmak ve onun yolunda olmaktır. Bilmek, bulmak ve olmak uzun soluklu bir süreç. Olmak, ham olan meyvenin güneşin harareti suyun nemi ile uzun bir sürede olgunlaşması ile gerçekleşir. Baharın ayazını, filiz kıran fırtınasını ve temmuz sıcağını görmeyen meyve olgunlaşmaz, tatlanmaz. Soğuk ve sıcak çilelerinden geçmeli ki olgunlaşsın lezzetlensin. İnsanda böyle kemâle ermek için nice barikatları aşacak ki kemâl bulsun, olgunlaşsın.
Beden terbiyesi için spor, akıl terbiyesi için bilgi ve tecrübe, nefis terbiyesi için bilgi, amel ihlas, irade, mürebbi vs gerektir ki insan olgunlaşsın, tatlılaşsın. Mevlâna Celâleddin er-Rûmî bunu ‘Hamdım, yandım piştim’ diye ifade etmiştir. İnsanın kemâle ermesini anlatmıştır bu üç kelimede Hazreti Pîr. Yanarak olgunlaşmak. Hayatın deneyimleri, sınamaları dertleri aklını kullanan insanı doğru kararlar noktasında olgunlaştırır. İç deneyimde aşk ile pişirir insanı. İnsan varlık aynasında hem Gül’dür hem Bülbül. Gül’e o iç açan renk ve kokusunu, Bülbül’e nağmesini verip zâri zâri inleten muhabbettir, alemin mayası da olan.
Genç gönlünde hayata yeni bir yön kazandıracak enerjiyi potansiyel olarak tutandır. Çağlara damga vuran nice gençler vardır. Nemrut tapınağının putlarını parçalayan İbrahim (a.s) genç bir yiğitti. Mağara arkadaşları, sarayın ve dünya saltanatının imkanlarını imanları ve ahiret saltanatı için ellerinin tersiyle iten bir avuç genç yiğit idiler. Mekke Müşriklerine karşı Hz. Peygamber Aleyhisselam’ın etrafında toparlanan gençlerdi. Hz. Ebu Bekir, Osman b. Afgan, Ali b. Ebî Talib, Sa’d b. Ebî Vakkas, Zeyd b. Haris’e, Abdurrahman b. Avf, Mus’ab b. Umeyr vs.
Bugün de devletleri ve milletleri kalkındıran motor güç gençlerdir, yarın da öyle olacak. Ancak gencin önünde engeller ve tuzaklar vardır. Önce varlığı, kendini ve cümle varlığı var edeni tanıyıp, varoluş anlamını yakalamalıdır genç. Nefsi, şeytanı bilmeli. Haz ve şehvetle kendisinin tuzaklara çekilmeye çalışıldığını fark etmeli. Maddi ve manevi olarak en verimli çağ gençlik çağıdır, bu sebepten hakikat karşıtları gençleri haz hız ve şehvetin girdabında tutup özellikle doğu ve İslam dünyasının kalkınıp gelişmesine engel olmak isterler. Bunu gelişen teknolojik imkanlarla daha rahat sağlama fırsatını da elde etmiştirler maalesef.
Biz buna karşı irademizle direnmek hem dünyayı imar edecek hem de gönlümüzü imar edecek bilgiye, tefekküre, zikre faydalı iş amel ve davranışlara yönelmek durumundayız.
Zaman/ Ömür kısadır, göç vardır dünyadan asıl yurdumuza. Ömür paha biçilmez bir sermayedir insan için gaflet olunmaması gereken. İnsan nefesleri kadardır. Nefeslerini uyanık, günahlardan uzak, faydalı ve sevaplı amellerle değerlendirebildiği kadar değer kazanır insan, yol alır ve mertebe kat eder.
Nefsini hesaba çekmeyen muhasebesini tutmayan tüccar gibi iflas eder. Muhasebesini tutup usulüne uygun alışverişini yapan tüccar kazanır yoksa hüsrana uğrar. Onun gibi ki nefsini hesaba çeken, yanlışlarını gören ve bu yanlışlardan uzaklaşma iradesi gösteren istikametini doğrultan iyilik ve hayır yolunu tutan da bu hayat yolculuğunun sonunda ömür sermayesini ölümle teslim ederken karlı ve huzurlu olur.
Ey bedenleri ve ruhları genç olanlar! Beden ve ruhlarınızı yaralayacak maddi ve manevi kurşunlara karşı uyanık olmanızı, enerjinizi Kâmil insan olmaya doğru sevk etmenizi istirham ederim. İstikamet ve duruşunuzu bozmadan hakikat yolunun, muhabbet yurdunun muhafızları erleri erenleri olmanızı dilerim.
Sami Önler
Yorumlar
Yorum Gönder