Gün Usulca Doğar
Gün usulca doğar
Güneş yükselir ufukta
Kuşlar çıkar yuvalarından
Kelebekler uçuşur
Uğur böceği konar omuzuna
Akasya ağacının çiçekleri
Buram buram tüter
Hanımeli çiçeğine dokunur arılar
Melisanın kokusu sarar geceyi
Beyaz gül, kırmızı gül
Pembe gül açar ruhlara
Varlığın zikrine ortak olursa ruhlar
Bedenler de huzura erer
Nefsin esaretinden azad olan
Yıllar var ki
Muhabbetin kanadını tutarım
Kelebeğin kanadı gibi
Kopuverir narinliğinden
Muhabbet ne derin bir yara
Ne zor bir yükmüş
Sadâkat belimi öyle bükmüş
Bir sessizlik yurdunda
Ahbabın sesi gitmiş
Yok mudur
Yüreğine muhabbet sızısı değen
Gönlünü muhabbete eğen
Kurtlarla kuzuların oynaştığı
Meralardan geçtim
Kıyamet alametiydi
Çoban köpekleri çalı köklerinde uykuya dalmış
Çobanlarsa çelik çomak oyununda
Kurt bayramında bayrak açmış
Sis çökerken dağ eteklerine
Pıtır pıtır yapraklara düşen yağmur taneleri
Umudun haberini verirler çatlamış toprağa
Yeniden hayat üflenir bitkilere
Canlılara can bitkiler kanlılara kan
Bir selamdır dostan esen rüzgar
Gözüne gül
Gülücük yüzüne
Geçmiş zamanın derin izlerini taşır
Alnımdaki çizgiler
Gönlümdeki çizikler
Bir ahh çeksem
Yer inler
Gök inler
Geyiklerin ahu gözünden yaş iner
Varlık ağlar bu yalnızlık türküsüne
Oysa ben yüreğimde dünyayı taşırım
Sonsuzluk denizine
Elimi uzatırım
parmaklarımdan damlar muhabbet
Gözümün değdiği noktadan ateş çıkar
Pervanelerin pür döndüğü ateşim
Toplarım dağılır toplarım dağılır
Gece sessizlik örtüsünü gerince
Gönlümün sesi çağlayan kesilir
Yıldızlara göz atar
ayışığında bulur yolunu
izini kaybeden hakikatin
Gecedir gündüzün kirlerini yıkayan
Gecenin kirlerini gündüz
Ruhun kirlendiyse gönlünü üz
Üz ki olsun ruhun dümdüz
Gün usulca batar
Güneş Ufuk’tan kayar
Bir kızıllık kaplar güneşin kayıp gittiği yerden
Deniz’in dalgalarına vurursa bu kızıllık
Kudret fırçasıyla çekilmiş bulutlar süslemişse gökyüzünü
Bu güzellik görmeye değer
Vadilerin uzanışına bak hele
Dağların yükselişine
Ağaçların bir ahenkle dizilişine
Bir hamdet ki güzellikler yitmesin
Şükredenin nimetleri ziyadeleşir buyurur Yaradan
Şükredenin nimetleri ziyadeleşir
Şükür gönül göğümüze muhabbet koyana şükür gözümüze dost yüzünü sunana
Hamdolsun yer ve göğün aldığı kadar
Varlıkların sayısınca
Hamdolsun.
Sami Önler
Yorumlar
Yorum Gönder