Gaz lambası

Gaz lambasının altında öğrendim ben okumayı

Kalem traşım yoktu

Kurşun kalemin ucu kırıldığında

Kör bıçakla açardık yeniden

Yokluğun heyecanla büyüttüğü nesilleriz biz

Ne ailemizden şikayet ettik

Ne devletimizden

Nankörlük geçmezdi semtimizden

Yaradanı bilirdik

Bilirdik haddimizi

Yırtık kara lastikler

Yamalı pantolonlar giydik biz

Erinmedik

Ortaokul ve lisede okurken

Zor zanaat alınan ayakkabılarımızı

yıllarca giydik

O yıllarda tamir bile ettiremezdik ağız açmış

kunduralarımızı

Mutlu çocuklardık

bilirdik mutlu olmasını

Köyden çıkıp okul yollarını yürüyerek tuttuğumuzda

Gurbetin sızısı ıslatırdı gözlerimizi

Bu toprağın çilekeş sahipleriyiz biz

Toprağı işledik

Sırtımızı toprağa dayadık

Kulağımızı yere tuttuğumuzda

Yeni doğmuş kuzuların melemelerini duyduk

Su şırıltısı okşadı gönlümüzü

Bal çiçeklerinden düdükler yaptık

Yaz tatilinde koyun güderken

Buğday tarlalarında

Mesneviden hikayeler okudum

Okuma tutkusunu tuttum

Öküz arabasıyla tarlalara hayvan gübresi saçtım

Kışın habercisi sisli hava çöktüğünde

Sürütme odun indirdim dağlardan

Odun motorumuz yoktu

Balta asli ihtiyacımızdı

Çift kişinin karşılıklı tuttuğu testerelerle

odun keserdik heyecanla

Şubat ve Mart soğuklarında

Akşamları sık sık yoklardık

koyun ağılını

Yeni doğacak kuzuları görmek heyecanıyla

Gözümüz okumakta

Gönlümüz topraktaydı

Henüz beton duvarların

Asfalt yolların

topraktan koparamadığı

Anadolu’nun güneş yakmış sakinleriydik

Sabanla çift sürer

Döğenle harman yapar

Saman savururduk

İmeceyle kırardık mısırları

İmeceyle biçerdik buğdayı

Yaz akşamlarında

Saklambaç oynardık

Ramazan ayı geldiğinde

Her akşam bir komşunun iftarı olurdu

Çocukların anlam dünyasına renk katan

Bizi biz yapan yaşanmışlıkların

izlerinin bir kısmı bunlar

Kulağınızdan gönlünüze değen

Masumiyet dünyasının

geçmiş zamanda kalan

Bizi bugünlere taşıyan

Bu izleri ruhumuzda taşıyan bizden

Kimse bu topraklardan vazgeçmemizi beklemesin

Toprağa eli değmemiş

Yağmurda ıslanmamış

Gurbetle göz yaşının pişirmediği

Çilelerin yetiştirmediği

Kıymeti kendinden menkul

Kendini beğenmişlere bırakacak kadar geçmedik

ruhumuzdan

Biz Anadolu’nun patikaları

Su yollarıyız suyuyuz hatta

Havasını nefesimizle temizleriz biz

Dağ başlarını tutar

Keçi yollarından güneşin battığı yeri görürüz

Biz doğuyuz

Batmayı sevmeyiz

Batmayız

Batı’ya yönünü dönenler

Güneşin ardından karanlığa bakıp durmasınlar

Güneş Doğudan doğacak

Bayrak Doğudan yükselecek

Sami Önler