DÂR-I BEKÂ ÇEYİZİ
Sözlükte gelin için hazırlanan her türlü eşya. Bir kız daha evlenecek yaşa varmamışken biriktirilmeye başlanır ve evlenene kadar tamamlanır. Bunlar çoğunlukla el emeği ile üretilmiş halılar, dikiş-nakışlar, yastıklar, yorganlar, havlular gibi ev eşyaları gibi anlamlara gelen çeyiz; düğün günü insanlara sunulan, aylarca, yıllarca özenerek hazırlanan bu eşyalar bir hayattan yepyeni bir hayata geçişin olmazsa olmazsa olmaz unsurudur. Çeyizi insanlara güzel gözüksün diye verilen çabalar yeni hayata nasıl bir önem verildiğinin göstergesidir. Asıl sevgilimiz, aşkın son mertebesinin sahibi olan Rabbimize kavuşacağımız gün gerçek düğün günü, Şeb-i Arûz'umuz için çeyizimizi ne kadar düzgün dizip biriktiriyoruz ya da özensiz bir çeyiz mi hazırlıyoruz? Yoksa ben kimseye kavuşmam diyip hiçbir çaba göstermeyenlerden miyiz?
Dâr-ı Bekânın çeyizi sabırla hazırlanacak, damarlarda deli gibi kan akarken başlanacak Şeb-i Arûza hazırlık. Asıl aşkına kavuşmayı hep hatrında tutacak öyle olacak ki arşın gölgesinde gölgelenen Allah'a kulluk için serpilip büyüyen genç olacak. Sıyrılacak kendisini iman aşkından uzaklaştıran çörük fikirlerden ve bırakacak kendini yaratan varlığın, kendisini doyuran anlamlı dünyasına. Gençlik elden gittikten sonra yapılan ibadette ne kadar zevk alınır? Uzun bir yola çıkan bir insan yolun başı ve sonunda hiçbir güzelliğe bakmadan, o güzellikleri tatmadan varmak üzere oluğu yere yaklaştığında bu güzelliklerin farkına varması gibidir yaşlanınca Allah'a yönelmek. Çeyizini hazırlamaya yıllar önce başlayan bir insan ile düğününden bir hafta önce çeyizini dizmeye başlayan bir insanın samimiyeti nasıl bir olmazsa ahiret çeyizini bir ömür boyu hazırlayan biri ile yaşlanınca hazırlayan birinin de samimiyeti aynı olmaz. Gençken hazırlanacak en güzel amel çeyizi ise Peygamber efendimizin buyurduğu "insanlar içinde Yüce Allah'ın en sevdiği kimse, kötülükleri terk edip, iyiliklere yönelen gençtir."(Ebu Davut, Salât,26) Hadis-i Şerifindeki gençtir.
Allah'a olan kulluk şuurumuzu her zaman diri tutmalı ve her ân bu dâr-ı dünya treninde inecek telaşlı bir seyyâh gibi hazır bulunmalıyız son istasyonumuz olan dâr-ı bekâ için. Yarının hazırlığını yarına bırakmadan bügünden hazırlayıp, düzenleyip en özel yere koyalım. Nitekin bu konuda en güzel tavsiyeyi en güzel en yüce varlık olan Rabbimiz vermiştir: "Ey iman edenler! Allah’a itaatsizlikten sakının. Herkes yarın için ne hazırladığına baksın! (Evet) Allah’a itaatsizlikten sakının; şüphesiz Allah yapıp ettiklerinizden tamamen haberdardır" (Haşr,18)
Onur Damar
Yorumlar
Yorum Gönder